13. ULUSLARARASI EĞİTİM YÖNETİMİ KONGRESİ 13th INTERNATIONAL CONGRESS ON EDUCATIONAL ADMINISTRATION 10-12 Mayıs, 2018 Cumhuriyet Üniversitesi Eğitim Fakültesi, Sivas E-posta:
[email protected] Web Adresi: http://eyk13.eyedder.org.tr
Sayın Hanifi PARLAR 10-12 Mayis 2018 tarihleri arasında Cumhuriyet Üniversitesi Eğitim Fakültesi tarafından düzenlenecek olan 13. Uluslararası Eğitim Yönetimi Kongresi'ne göndermiş olduğunuz "ÖĞRETMENLİKTEN AKADEMİSYENLİĞE GEÇİŞ SÜRECİNİN İNCELENMESİ" başlıklı bildiri, hakem kurulu değerlendirme sürecinden geçerek Sözlü Bildiri olarak kabul edilmiştir. Bildirinizi sunmak üzere sizleri kongre tarihlerinde üniversitemizde görmekten mutluluk duyarız.
Doç. Dr. Celal Teyyar UĞURLU Düzenleme Kurulu Başkanı
Öğretmenlikten Akademisyenliğe Geçiş Sürecinin İncelenmesi Özet Türkiye’de üniversite sayılarının artmasıyla ve eğitim ile ilgili alanlarda daha fazla program açılmasıyla birlikte öğretmenlerin lisansüstü eğitimlere katılımlarının artmaya başladığı görülmektedir. Öğretmenler hem öğretmenliği hem de lisansüstü eğitimi birlikte yürütmektedirler. Diğer taraftan bu programlara katılan öğretmenler kariyerlerine üniversitede akademisyen olarak devam etmek istemekte ve bunun yollarını aramaktadırlar. Öğretmenlik eğitimsel anlamda karmaşık sorunların ve ilişkilerin yoğun yaşandığı insan yetiştirmeye dayalı bir meslektir, süreçtir. Öğretmenlik mesleğini temsil eden en önemli kurumlardan biri olan Milli Eğitim Bakanlığı mesleğe ilişkin hazırladığı öğretmen yetiştirme ve geliştirme stratejisinde bu süreci 6 ana başlıkta ortaya koymuştur. Bunlar; öğretmenliğe yönelik hizmet öncesi eğitim, öğretmenlik mesleğine adayların seçimi ve istihdamı, adaylık ve uyum eğitimi, kariyer geliştirme ve ödüllendirme, öğretmenlik mesleğinin statüsü ve sürekli mesleki gelişim (MEB, 2017). Öğretmenliğin ve meslekte görevlendirme şeklinde ifade edilen yöneticiliğe ilişkin sorunlara Tofur, Aypay, Yücel (2016) Milli Eğitim Şuraları ve Tebliğler Dergisi (1980-2014) perspektifinden baktıkları çalışmalarında öğretmenlik mesleğine ilişkin alınan kararların yeterince uygulanamamasını ve şuralarda alınan kararların politika belgelerinde yeterince yer bulamamasını öğretmenlik mesleği açısından olumsuz olarak değerlendirmektedirler. Akademisyenlik problemlere çözümler üretmenin, modeller ortaya koymanın ve teorik süreçlere katkının yüksek olduğu bir meslektir. Bunların yanında öğretmenlerin çalıştığı okul ortamları ile akademisyenlerin çalıştığı okul ortamları insani ilişkiler, kültürel ya da görevler bakımından farklılıklar göstermektedir. Bakioğlu (2009), bu durumu şöyle ifade etmektedir: “Yeni bin yılda yol aldıkça eğitim topluluğunun bölündüğünü, bilginini üretim ve kullanım alanlarındaki tarihi gerilim nedeniyle parçalandığı görülmektedir. Eğitim fakültelerinin işi bilginin üretimi ve kullanımı ile ilgilidir. Bir yandan eğitim alanında çalışan akademisyenler, öğretmenin koşullarını iyileştirmek için başkalarının doğrudan ya da dolaylı olarak kullanacağını umdukları araştırma bilgileri üretmekte, öte yandan öğretmenler, sınıfta geçirdikleri zaman ve öğrenciler ile karşılıklı iletişimleri sayesinde deneyimsel bir bilgi türü üretmektedirler”. Bu noktada öğretmenlikten akademisyenliğe geçiş ve sonrasında bazı olumlu ya da olumsuz deneyimlerle karşılaşılabilmektedir. Dolayısıyla bu çalışmada öğretmenlerin akademisyenliğe geçiş deneyimleri araştırma konusu edilmiştir. Bu bağlamda öğretmenlerin akademisyenliğe geçişleri ve deneyimlerinin ortaya konulması gerek öğretmen eğitimleri, gerek öğretmenliğe ve akademisyenliğe bakış açısında, gerekse pratik ve teori bakımından bazı
faydalı bulgular sunabilir. Diğer taraftan öğretmenlerin lisansüstü eğitim süreçlerinde yaşadıkları sorunların ortaya konulması bu süreçleri iyileştirmek adına bazı faydalı sonuçlar üretebilir. Öğretmenlik mesleğini yaparken hem kişisel hem de mesleki gelişime inananlar bunu hayata geçirme noktasında yeni bir süreç başlatmayı gerekli görürler. Belirtilen anlayışa yansıyan bir süreç öğretmene aynı zamanda hem maddi hem de manevi olarak zorlukları da beraberinde getirir. Cansoy ve Parlar (2017) okul temelli çalışmaları belirtilen zorlukları aşmada çözüm olarak belirtmektedirler. Okul temelli yaklaşımın hem yöneticilere, hem öğretmenlere hem öğrencilere hem de velileri eğitim ortamının daha verimli hale gelmesine katkı sunmaktadır. Ayrıca öğretmene hem kendi çalışmalarına hem de meslektaşlarıyla birlikte çalışmasına imkân verir. Karataş, Ardıç, Oral’ın (2017) öğretmenlik mesleğine ilişkin yaptığı araştırmaya göre katılımcılar mesleki algılarında şefkat, merhamet, fedakârlık gibi her örgütte benimsenebilecek değerleri; bunun yanında bilgi, beceri, şekillendirme, gelecek neslin ihtiyacı olan her yönde destekleme gibi teknik becerileri temele alarak olumlu algılara sahiptirler. Maddi ve manevi açıdan yaşanan zorluklar hem kişisel hem de mesleki bakımdan olabilmektedir. Yaşananları ve yaşanacakları baştan kabul etme motivasyonuyla alınan lisansüstü eğitimden sonra akademisyenliğe geçiş de farklı zorlukları, farklı bir süreci de beraberinde getirmektedir. Hem öğretmenlikte, hem akademisyenliğe geçişte hem de akademisyenliğe uyum sağlama noktasında yaşananlardan hareketle araştırmanın amacı, öğretmenlikten akademisyenliğe geçişte yaşananların ortaya koymak ve elde edilen sonuçlardan hareketle önerilerde bulunmaktır. Bu bağlamda araştırmada şu sorulara cevap aranacaktır: 1. Öğretmenlik mesleği neler kazandırmaktadır? 2. Lisansüstü eğitim alırken neler yaşanmaktadır? 3. Öğretmenlikten akademisyenliğe geçiş deneyimleri nelerdir? Araştırma nitel araştırma yöntemiyle ve fenomenoloji deseniyle tasarlanacaktır. Katılımcıların tecrübeleri ışığında, bir sohbet havasında, olayı nasıl algıladıkları anlaşılmak istendiğinden ve alanında uzmanlar ile araştırmaya katkısı olabileceği düşünülen katılımcıların görüşlerinden hareketle belirtilen yöntemin ve desenin uygun olduğuna karar verilmiştir. Katılımcıların belirlenmesinde kolay ulaşılabilir durum örneklemesi, ölçüt örnekleme ve kartopu örneklemesinin kullanılması planlanmaktadır. Araştırmanın katılımcı sayısının araştırmaya
katkısı olabileceği düşünülen, gönüllülük esasına bağlı kalınarak 8 olması planlanmaktadır. Araştırma süreci içinde bu sayı değişkenlik gösterebilir. Ölçütlere uygun katılımcılarla görüşme yapılabilir ya da araştırmaya katkı sunmayacak katılımcılardan elde edilecek verilerin araştırma dışı bırakılabilir. Veriler yarı yapılandırılmış görüşme formuyla toplanacaktır. Bu görüşme formunun oluşturulmasında alanında uzman iki akademisyenin, muhtemel katılımcılardan ikisinin ve dil-anlatım bakımından iki uzmanın görüşlerine başvurulacaktır. Verilerin birebir görüşme yoluyla toplanması planlanmaktadır. Bunun mümkün olmadığı durumlarda elektronik ortamda da verilerin toplanılmasına gayret gösterilecektir. Araştırma süreci içinde formda oluşabilecek değişiklikler göz önüne alınarak veriler gözden geçirilecek ve araştırma bu gözden geçirmelerle-soruların eklenmesiyle ya da çıkarılmasıyla- yürütülecektir. Görüşme formunda ana sorular yanında katılımcının araştırmayla ilgili daha detaylı veri sunmasına yardımcı olmak için sonda sorulardan yararlanılması planlanmaktadır. Merriam’a göre (2015) “sondalar ve takip eden sorular katılımcının ne söylediği hakkında daha çok açıklama ve bilgi elde etmek için yapılır”. Katılımcılara görüşme ile ilgili kısa bir bilgilendirme yapılıp izinler ve randevular alındıktan sonra görüşmeler yapılacaktır. Veriler ses kayıt cihazı ile kayıt altına alınacak ve çözümlemeler bu cihazdan yararlanılarak yapılacaktır. Görüşmelerin yazıya dökümü yapıldıktan sonra katılımcılara gönderilecek ve onların onayı alındıktan sonra araştırmanın diğer aşaması olan kodlama aşamasına geçilecektir. Kodlamada ise açık kodlama tercih edilecektir. Neuman’a (2010) göre açık kodlama, “nitel verileri ilk kodlamadır; araştırmacı, verileri inceleyerek hazırlık niteliğindeki analitik kategoriler ya da kodlar halinde özetler”. Görüşmelerin yanında gözlem notlarından ve araştırmaya katkısı olabilecek dokümanlardan da yararlanılması planlanmaktadır. Görüşmeler eğitim öğretimi aksatmayacak şekilde ve ilgili okullarla planlanarak yapılacaktır. Araştırmacıların öğretmenlikten akademisyenliğe geçmiş olmasının araştırmaya katkı sunması beklenmektedir. Verilerin analizinde betimsel analiz tekniği kullanılacaktır. Yıldırım ve Şimşek (2011) betimsel analizi şu şekilde açıklamaktadır: “Betimsel analizde, görüşülen ya da gözlenen bireylerin görüşlerini çarpıcı bir biçimde yansıtmak amacıyla doğrudan alıntılara sıkı sık yer verilir. Bu tür analizde amaç, elde edilen bulguları düzenlenmiş ve yorumlanmış bir biçimde okuyucuya sunmaktır. Bu amaçla elde edilen veriler, önce sistematik ve açık bir biçimde betimlenir. Daha sonra yapılan bu betimlemeler açıklanır ve yorumlanır, nedensonuç ilişkileri irdelenir ve birtakım sonuçlara ulaşılır (s. 224)”. Geçerlik-güvenirlik açısından ise Christensen ve diğerlerinin (2015)
belirttiği
stratejilerin 4 tanesinden yararlanılacaktır. Bunlar; veri çeşitlemesi, kapsamlı alan çalışması, dış denetim, doğrudan alıntı. Araştırmayla ilgili verilerden hareketle oluşturulacak temalar ve kategorilerle verilerin irdelenmesi ve yorumlanması gerçekleştirilecektir. Verilerin ortaya
konması ve yorumlanmasından sonra elde edilecek sonuçların belirtilmesi, çizilen çerçevenin ilgili alanyazınla tartışılması ve önerilerde bulunulması planlanmaktadır. Bulgular ve Yorumlar (Araştırma devam etmektedir.) Sonuç, Tartışma ve Öneriler (Araştırma devam etmektedir.) Anahtar Kelimler: Öğretmen, akademisyen, lisansüstü eğitim, süreç
Kaynakça Bakioğlu, A. (2009). Çağdaş sınıf yönetimi. Ankara: Nobel. Cansoy, R. ve Parlar, H. (2017). Mesleki öğrenme toplulukları olarak okullar: okullarda uygulanması ve geliştirilmesi. International Periodical for the Languages, Literature and History
of
Turkish
or
Turkic
Volume
12/17,
http://dx.doi.org/10.7827/TurkishStudies.11996
ISSN:
p.
89-112
DOI
1308-2140,
Number:
ANKARA-
TURKEY.
Christensen, L.B., Johnson, R.B. ve Turner, L.A. (2015). Nitel ve karma yöntem araştırmaları (M. Sever, Çev.), (A. Aypay, Çev. Ed.) Araştırma yöntemleri desen ve analiz (400-433). Ankara: Anı.
Karataş, K., Ardıç, T., Oral, B. (2017). Öğretmenlik mesleğinin yeterlikleri ve geleceği: metaforik bir analiz. International Periodical for the Languages, Literature and History of
Turkish
or
Turkic
Volume
12/33,
http://dx.doi.org/10.7827/TurkishStudies.12665
p. ISSN:
291-312
DOI
1308-2140,
Number: ANKARA-
TURKEY.
Merriam, S. B. (2015). Nitel araştırma desen ve uygulama için bir rehber (S. Turan, Çev.), (S.Turan, Çev. Ed.). Nitel araştırma yöntemleri (85-111). Ankara: Nobel. Neuman, L.W. (2006). Toplumsal araştırma yöntemleri, (Çev. Özge, S., 2010). İstanbul:Yayın Odası.
Tofur, S., Aypay, A., Yücel C. (2016). 1980 - 2014 Türk milli eğitim şura kararları ile tebliğler dergisi fihristlerinin karşılaştırmalı değerlendirilmesi. Eğitim ve Bilim, Cilt 41,Sayı 186 253-274. Yıldırım, A. ve Şimşek, H. (2011). Nitel araştırma yöntemleri. Ankara: Seçkin Yayıncılık. İnternet Kaynağı http://oygm.meb.gov.tr/meb_iys_dosyalar/2017_06/09140719_Strateji_Belgesi_Resmi_Gazet e_sonrasY_ilan.pdf. (Erişim Tarihi: 28.03.2018)